....................
......................
With the Beatles: 1963 yılının Kasım ayının sonlarında The Beatles'ın ikinci albümü With the Beatles yayımlandı. Bu albüm Beatles müziğinin olgunlaşmaya başladığının da göstergesiydi. İlk albümlerine göre üzerinde daha çok çalışılmış olmasının da etkisiyle ilerleyen yıllarda rock müziğin çehresini değiştirecek olan Beatles'ın gelişiminin belirginleşmeye, yeni müzikal buluşların kendine yer bulmaya başladığı bir albümdü. Müzik eleştirmenlerinin de ilgisini çekmeye başlamışlardı. Kimisi Lennon ve McCartney için "1963 yılının üstün İngiliz bestecileri" diyor, kimisi de onları "Beethoven'dan bu yana en büyük besteciler" olarak tanımlıyordu.
1963 yılının sonunda Amerikalı bir radyo kanalı Beatles'ın I Want to Hold Your Hand isimli şarkısını ilk kez yayımlamıştı, bir süre sonra The Beatles çılgınlığı İngiltere'den sonra Amerika’yı da saracaktı.
A Hard Day's Night: Dönemin popüler müzisyenlerinin pek çoğunun yaptığı gibi The Beatles da bir film çekmeye karar verdi. Fakat film, müzisyenlerin rol aldığı diğer filmlerden kalitesiyle ayrılıyordu. Dönemin önemli sinema akımı Free Cinema içerisinde anılan A Hard Day's Night ciddi bir modern toplum eleştirisiydi; halen de klasikleşmiş bir film olarak hak ettiği değeri görmeye devam ediyor. Doğal olarak bu filmin bir de soundtrack'i vardı, o da A Hard Day's Night albümüydü.
Beatles, bu albümle birlikte, tamamen orijinal ve döneminin ötesinde bir iş çıkarmıştı. Gelip geçici bir grup olmadıklarını artık kanıtlamışlardı. Yarattıkları sound günden güne daha çok özgünleşiyordu. Albümdeki çınlayan gitarların, güçlü melodilerin, kendine özgü ve eğlenceli sound'un bir benzeri daha yoktu.
Beatles for Sale: The Beatles 1964'ün sonunda bir albüm daha yayımladı. Albümde yine çok iyi şarkılar yapmış olmalarına karşın biraz sıkılmış gibiydiler. Turneler, promosyon çalışmaları, sürekli yeni besteler yapmak ve bunları kaydetmek onları yormuştu. A Hard Day's Night'a göre daha durgun bir albümdü bu. Eski dinamizmlerinden pek eser kalmamıştı. Şarkı sözleri de daha önceki Beatles albümlerine göre karamsarlaşmıştı. Bunda John Lennon'ın Bob Dylan müziğiyle tanışmasının etkisi olduğu kadar grup üyelerinin mutsuzlaşmaya başlaması ve yoğun tempolarından dolayı yavaş yavaş bunalıma girmek üzere oluşları da etkiliydi. Albümün adında bile bir ironi hissediliyordu: The Beatles - Satılık.
Albümde o "sıkı" Beatles sound’undan uzaklaşılmış olsa da grubun söz yazarlığındaki gelişmeyi görmemek mümkün değildi. Bunun yanında albümle aynı tarihlerde piyasaya sürülmüş olan I Feel Fine 45'liği müzik dünyası için önemli bir yenilik de taşıyordu. Bu şarkının girişinde, daha sonra Jimi Hendrix ve pek çok rock müzisyeninin suyunu çıkartana kadar kullanacağı bir yöntem olan "feedback" müzik tarihinde ilk kez uygulanmıştı.
Help!: 1965 yılında, The Beatles ikinci filminin çekimlerine başladı. Bir tarîkat için kutsal sayılan bir yüzüğün kayboluşunun ardından bu yüzüğü televizyonda Ringo Starr’ın parmağında gören tarîkat üyelerinin grubun peşine düşmesini anlatan film çok eğlenceli bir komediydi. Ağustos ayında da bu filmin soundtrack’i olan Help! albümü yayımlandı.
Help!, Beatles'ın en arada kalmış döneminin en arada kalmış albümüydü. Bir sonraki albüme dair ipuçları içeriyor olsa da sound olarak bir önceki albüme de yakındı. Beatles üyeleri kendilerini geliştirmeye devam ediyordu. Ringo Starr, davul çalışında yeni stiller deniyordu, özellikle Ticket to Ride'da çok başarılıydı. George Harrison gitar tekniğini giderek geliştiriyordu ve pek çok müzisyeni gitar çalış tarzıyla etkilemeye başlamıştı bile. John Lennon Help! ve You've Got to Hide Your Love Away'a yazdığı sözlerle artık önemli bir söz yazarıydı. Paul McCartney ise melodi yazma kabiliyetini günden güne mükemmelleştiriyordu. Paul McCartney'in yazdığı meşhur Beatles şarkısı Yesterday'le birlikte ilk kez bir rock kaydına yaylı çalgılar dörtlüsü girmişti.
Help! albümüyle beraber müzik endüstrisinin belirlediği sınırların bir parça daha dışına çıkmış olan Beatles, bir sonraki albümünden itibaren adeta bir müzik devrimi başlatacaktı.
Dinozor Müzik Grupları: The Beatles
Rubber Soul: 1965 yılının sonunda yayımlanan bu albümle birlikte Beatles artık tamamen olgunlaşmış bir müzik üretmeye başladı. Bu albüm rock müzik için bir kilometre taşıydı. İlk albümünü henüz iki yıl önce yayımlamış olan bir grubun, müziğini bir anda böylesine ileri bir noktaya taşımış olması inanılmazdı. Rubber Soul, müzikteki pek çok anlayışı değiştirdi. Bu albümde yine aşktan bahseden şarkılar bulunsa da bunların sözleri artık hiç basit değildi ve aşk dışındaki konular da Beatles şarkılarında ciddi bir şekilde yer bulmaya başlamıştı. Örneğin; John Lennon, Nowhere Man'de modern dünya insanının içinde bulunduğu acıklı durumu anlatıyordu. George Harrison sayesinde Norwegian Wood'la birlikte bir Hint çalgısı olan sitar popüler müzikte ilk kez kullanılmıştı. George bu albüme iki bestesiyle de katkıda bulunmuştu. Bestecilikte o da olgunlaşmıştı. Paul McCartney hem şarkı yazarı yönü hem de bas gitar çalışıyla her geçen gün çok daha önemli bir ikon haline geliyordu. Ringo Starr ise işin mutfağına daha çok girmeye başlamıştı. Rubber Soul albümü gelmiş geçmiş en iyi albümler listelerinin pek çoğunda ilk 10'da kendine mutlaka yer bulmaya devam ediyor.
Revolver: 1966 tarihli Revolver albümüyle birlikte The Beatles popüler müzikteki tüm kuralları yıktı ve yerine yenilerini koydu. Albümdeki ses deneyleri, bestecilik tarzı ve sözler tamamen yeni bir anlayışın ürünüydü. Bu albüm için kaydedilmeye başlanan ilk şarkı Tomorrow Never Knows, o zamana kadar Beatles'ın yaptığı en ayrıksı şarkı olmakla kalmayıp tüm popüler müzik dünyasının o güne kadarki en ilginç kaydı olma niteliğini de taşıyordu. Sözleri John Lennon tarafından "Tibet Ölüler Kitabı"ndan esinlenilerek yazılmış olan bu şarkı popüler müzik tarihinin ilk elektronik çalışmasıydı. Pek çok ses deneyi içermesinin yanında ilk sample kullanımı da bu şarkıdaydı. Bir Paul McCartney bestesi olan Eleanor Rigby adeta bir klasik müzik eseriydi. I'm Only Sleeping'de ise yine müzik tarihinde ilk kez olmak üzere tersten kayıt yöntemi uygulanmıştı. Şarkıdaki gitar solosu şarkının içine tersten yerleştirilmişti. Love You To, George Harrison ve Beatles'ın ilk Hint müziği denemesiydi. Bir çocuk şarkısı mı yoksa LSD etkisiyle üretilmiş bir uyuşturucu şarkısı mı olduğu halen tartışılan Yellow Submarine birkaç yıl sonra bir animasyon filmine de ilham kaynağı olacaktı. Albümle yakın tarihlerde piyasaya sürülmüş bir 45'lik olan Paperback Writer ise pek çok müzik eleştirmeni tarafından ilk heavy metal riff’ine sahip şarkı olarak görülüyor.
Revolver, psychedelic rock adı verilen müzik türünün de ilk ve en önemli örneklerinden biriydi. Bu albümle birlikte George Harrison'ın mistik yönü açığa çıkmış, John Lennon'ın hayal gücünün derinlikleri anlaşılmaya başlanmış, Paul McCartney'in de şarkı yazma yeteneği tartışılmaz bir noktaya gelmişti. Gelmiş geçmiş en iyi albümler listelerinde çoğunlukla bir numarada görmeye alıştığımız bu albüm halen günümüz müzisyenleri tarafından aşılmaya çalışılıyor.
Sgt. Pepper's Lonely Hearts Club Band: Her ne kadar biraz önce Revolver'ın gelmiş geçmiş en iyi albümler listelerinde genelde bir numarada yer alıyor olduğunu belirtmiş olsak da bu listelerin bazıları bu payeyi 1967 tarihli Sgt. Pepper's Lonely Hearts Club Band albümüne uygun görüyor.
İlk olarak, bu albümün kapağı çok farklıydı. Albüm kapağında Elvis'ten Karl Marx'a, İsa'dan Hitler'e, Anton Szander Lavey'den Edgar Allen Poe'ya, Bob Dylan'dan Laurel ve Hardy'ye, Oscar Wilde'dan Albert Einstein'a kadar pek çok ünlü ismin yüzleri cut-up adı verilen bir teknikle bir araya getirilmişti. Bu kapak adeta bir sanat eseriydi. Bunun dışında plak kapağının içerisinde çeşitli sticker'lar bulunmaktaydı ve müzik tarihinde ilk kez bir albümde yer alan şarkıların sözleri kapakta basılı halde bulunuyordu. Albüm kapağının bütün bu yenilikçi özelliklerine rağmen asıl önemli olan albümün içeriğiydi.
Sgt. Pepper pek çok müzik eleştirmeni tarafından müzik tarihinin ilk konsept albümü olarak görülüyor. Bu albümde The Beatles, Biber Çavuş’un Yalnız Kalpler Orkestrası adını verdiği hayali bir grup kurmuştu ve albümü bu hayali grubun verdiği bir konseri başlattığı tasarlanan Sgt. Pepper’s Lonely Hearts Club Band isimli şarkı açıyordu. The Beatles bu albümde sadece hayali bir grup kurmakla kalmamış, Lucy’den Rita’ya, Mr. Kite’tan Billy Shears’a kadar bir sürü hayali kişilik de yaratmıştı. Albümde yer alan bazı şarkılar bu kişilerin ağzından söyleniyor, bazı şarkılarda ise bu hayali kişilerin öyküleri anlatılıyordu.
Araştırma R.Sinan Akbaşak
Kaynaklar..
Google
istegenç sayfaları
tarih yazan müzikler
OsmanAkbaşak ''HEY'' dergisi arşivi