Klasik Dönem Tiyatro Yapısı |
Yanıt Yaz |
Yazar | |
terapist
Yönetici Kayıt Tarihi: 01.Ocak.2007 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1803 |
Alıntı Cevapla
Konu: Klasik Dönem Tiyatro Yapısı Gönderim Zamanı: 14.Ocak.2009 Saat 14:56 |
Klasik Dönem Tiyatro Yapısı Seyir olana?ını arttırmak için oyun yerinin bir daire biçiminde olması gerekiyordu; buna orkestra denildi. Oyun yerinin ortasına da Tanrı Dionysos’a adakların yapılaca?ı bir sunak (thymele) yapıldı. Yunanistan’daki ilk tiyatro böyle çıplak bir da? ete?inin yoku?una oturmu? seyircileri kapsayan bir theatron ile oyun için düzeltilmi? bir düzlükten ibaretti. Bu ilkel gösterilerin yeri, zaman geçtikçe geli?meye ba?ladı. Önce bayıra, seyircilerin daha rahat oturabilmesi için, tahta sıralar yapıldı. Oyun yerinin arkasına ise, oyuncuların kostüm de?i?tirebilmeleri için önce bir tente, sonra bir çadır, daha sonra da ah?ap kulübeler kuruldu. YÖ499 yılında büyük bir kaza oldu ve tahta sıralar çöktü. Bunu üzerine seyir yeri ta? sıralardan yapılmaya ba?landı. Oyunun daha iyi görülebilmesi için de, ta? sıralar daire biçimindeki orkestranın yarı çapını saracak yolda yanlara do?ru geni?letildi. Böylece, klasik dönem tiyatro yapısının son biçimi ortaya çıktı; daire biçiminde bir oyun yeri, ortada bir sunak ve yine yarın daire biçiminde oyun yerini saran seyir yeri… YÖ 465 tarihlerinde yapılan ah?ap skene’nin yerini YÖ425’te alt kısmı ta?tan bir yapı aldı. (Skene, dekor binası anlamına gelir.) Ancak ta?tan yapılan skene daha ayrıntılı bir yapıydı. Skene’nin ön tarafında, iki yanına uzanan ve ardında koridorları ortaya çıkaran paraskenia vardı. Skene’nin önüne de sütunlu bir bölüm eklendi ve buna proskenion denildi (boyalı panolar bu sütunların arasına konulurdu). Oyun yeri ile seyircileri birbirinden ayıran, koronun ve seyircilerin giri? çıkı?ını sa?layan parados’lar sonradan sütunlar ve heykellerle süslendi. YÖ 5. yüzyılın sonunda skene iki katlı oldu; üst kata episkenion adı verildi burası sahne araçlarını ve vinçleri kullanmak için yapılmı?tı. Ykinci kat, birinci katın biraz gerisine yapılmı? oldu?u için, ikinci katın önü (proskenion’un üstü de) “konu?ma yeri” anlamına gelen logeion adını aldı. Tanrılar buradan konu?urlardı.
Helenistik Dönem Tiyatro Yapısı Daha sonraki yüzyılda, oyuncular için daha yüksek bir sahne yapıldı ve bu sahne orkestra’daki koroyla olan konu?maları aksatmayacak yükseklikteydi. Bugüne kalan Helenistik yapıların en güzel örnekleri Türkiye’nin Ege havalisindeki Romalılar döneminde de?i?tirilen Priene ve Bergama tiyatroları, Yunanistan’daki Epidauros, Eretria, Orospos, Delos ve sonradan de?i?tirilen ve yeniden yapılan Atinada’ki Dionysos tiyatrolarıdır. Hemen hepsinin tam yuvarlak biçiminde oyun yerleri vardır. Yalnız Priene tiyatrosunun yuvarla?ı tamamlanmaz, oyun yerini skene kesmi?tir. Yarım daire biçiminde olan seyir yeri, at nalı biçimini almı?tır. Skene bu dönemde iyice geli?mi?, hatta bazı yapılarda ikinci katın önüne konulmu?tur. Skene çe?itli biçimlerde yapılmı?tır; en çok dikdörtgendir. Bazı tiyatrolarda paraskenia adını alan koridorlar giri? ve çıkı?ları sa?layan parados’la paralel olarak uzamı?tır. Sonradan Romalılar tarafından yapılan Efes’teki tiyatronun ilk biçiminde skene epeyi geni?lemi? ve yanlara do?ru uzamı?tır. Episkenion’da (üst katta) yapılan sütunlar arasında da boyalı panolara yer verilmeye ba?lanmı?tır bu yapılarda. Kesin olarak bilinmemekle beraber, Helenistik Dönem vazolarının üzerindeki resimlerden de anla?ıldı?ına göre oyuncuların, hafifçe yükseltilmi? bir düzeyde oldukları dü?ünülmektedir. Bu yükselti koronun bulundu?u oyun yerine basamaklarla ba?lanmı?tır.
Roma Dönemi Tiyatro Yapıları Günümüze kadar kalmı? olan Romalılar tarafından yeniden yapılan tiyatroların en önemlileri Batı Anadolu’dadır. Bunlar Termessos (Burdur havalisi), Magnesia (Manisa yakını), Miletos (Söke) ve Efessos tiyatrolarıdır. Ayrıca, Yunanistan’da Sagalossos, Patara, Myra ve Tralles tiyatroları iyi örneklerdendir. Bu tiyatroların özelliklerini ?öyle özetleyebiliriz: 1) Seyir yeri eskisi gibi kalmı?tır; 2) Oyun yeri tam yuvarlak olma niteli?ini yava? yava? kaybetmektedir. Skene, tam yuvarla?ı bir ucundan kesmektedir; 3) Seyir yerindeki en alt sıra do?rudan do?ruya orkestra ile birle?mektedir; 4) Skene, bugünkü sahnenin ilk biçimini almı?tır; orkestra’yı kesen bölümün bir bölümü bir buçuk metrenin üstünde bir yükseklikle ikinci bir oyun yeri olmu?, arka planda üç kapı ve sütunlar ortaya çıkmı?tır. Özellikle, sayılan son nitelik önemli bir de?i?ikli?i haber verir; çünkü bu bir Roma tiyatrosu özelli?ine do?ru yöneli?tir. Orkestra’nın arkasındaki ikinci sahnenin derinli?i altı metreden fazladır. Efes’teki tiyatronun skene’si ise üç katlıdır. Bu tiyatroda yedi kapı vardır. Bu tiyatrolarda sahne dekorunun öneminin arttı?ı da dü?ünülüyor, çünkü yüksek olan arkadaki oyun yeri buna elveri?lidir. Grek tiyatro yapılarını Roma tiyatro binalarından ayıran temel özelliklerden biri, Grek yapılarının iki bölüm olmasıdır. Bu iki bölüm parados’lar ile oyun ile seyirci yerlerini birbirinden ayırır. Oysa ileride görülece?i gibi Roma tiyatrolarında giri? çıkı?ların üstü kapanmı? ve oyun ile seyir yeri birle?erek tek parçalı bir yapı durumunu almı?tır.
|
|
Yanıt Yaz |
Forum Atla | Forum İzinleri Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |