Zülfü Livaneliden Şabanın Recepeşmesi |
Yanıt Yaz |
Yazar | |
Misafir
Misafir |
Alıntı Cevapla
Konu: Zülfü Livaneliden Şabanın Recepeşmesi Gönderim Zamanı: 22.Şubat.2009 Saat 13:36 |
Tebrikler. Bu kadar güzel anlatılır bence. Bende filmi izleyenlerdenim. Arkadaş zoruyla tabi. Ön sıradaki koltukta küçük çocukların babalarına durmadan argo kelimelerin anlamlarını sormaları beni çileden çıkardı. Gülünen şeylerin ne olduğunu görünce orada arkadaşımı kırmamak için olduğumu hatırladım ve sonuna kadar sabrettim diyebilirim. Ben filmi beğenmedim. Söylenecek çok şey var aslında...
|
|
terapist
Yönetici Kayıt Tarihi: 01.Ocak.2007 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1803 |
Alıntı Cevapla Gönderim Zamanı: 22.Şubat.2009 Saat 09:28 |
Şaban’ın Recep’leşmesi
Recep İvedik 2 filmini ilk üç günde 1 milyon üç yüz bin kişi izlemiş. Belli ki birincisi gibi, bu film de rekor kıracak. Eskiden Kemal Sunal filmleri çok tutulduğu için, insanın aklına ister istemez Şaban tiplemesi ile Recep İvedik tiplemesini karşılaştırmak geliyor. Şaban, büyük göçün başlangıcında köyden şehre yeni gelen, alçakgönüllü gecekondu mahallelerinde oturan, başını döndüren şehir karşısında köy safiyeti taşıyan, etrafa şaşkın şaşkın bakan bir tipti. Şehrin katakullilerine aklı ermezdi. Yüksek binalara bakarken şapkası düşerdi. Gördüklerine hayran olurdu. Karşısına çıkan kızın yüzüne bakarken ağzını toplayamazdı. Şaban zamanla şehre alıştı. Oturduğu gecekondunun yerine kaçak bir bina dikti, altına da bir dükkân açtı. Akrabalarıyla birlikte siyasi bir partinin yandaşları arasına girdiği için himaye edildi. Artık kentlilere çekinerek bakmıyordu, eline para geçmişti. Kentli kızları aşağılıyor, sokakta karşısına çıkanlara amaçsızca kötülük ediyor, ikide bir “Haaayt ulan!” diye bağırıyor, milli maçlardan sonra silah sıkıyordu. Yüzünden o insani gülümseme silinmiş, tam tersine gördüklerini aşağılayan, hakaret eden bir nefret anlatımı yerleşmişti. Kentin yeni efendisiydi o ve eski efendileri aşağılama hakkına sahipti. Böylece Şaban Recep’leşti. Ve Türk toplumu kendi yüzünü Şaban’da değil, bu yeni Recep’te görmeye başladı. Çünkü Şaban’lar hızla azalıyor, Recep’ler ise her geçen gün artıyordu. İstanbul’un “kodamanlarını” önüne diziyor ve “Adam olun laaan!” diye bağırıyordu. Bu dönüşümü siyasi bir gelişme sananlar fena halde yanılır. Mesele kültürün değişimidir. Bu toplumun kültürü değişti, başkalaştı. Şaban’lar Recep’leştikten sonra, kendisine uygun yerel ve genel iktidarları elbette bulacaktı. Bir sonuçtu bu. Otuz yılı aşkın bir süredir, medya başta olmak üzere birçok kurum “Recep’leşmeyi”, yani lumpenleşmeyi destekledi. İstanbul’un sözüm ona “elit” leri, gazeteleri ve televizyonlarıyla Şaban’ın Recep’leşmesine müthiş destek verdi. Aydınlar lumpenlere bayıldılar, onları başlarına çıkardılar. Müzik müzik olmaktan çıktı, haykırışlar ve böğürtüler haline dönüştü; İstanbul’un görünümü değişti; televizyonlar insan soyuna yakışmayacak rezilliklere açtılar ekranlarını. Böylece cehenneme giden yolun taşlarını döşemiş oldular. Siyasi partiler ayrım tanımadan Recep’leşen topluma kucak açtı. Kendileri de Recep’leştiler. Sonuç ortada. Ey anlı şanlılar! Bundan sonra bu süreci tersine çeviremezsiniz. Biz size yıllar boyunca bu gözlemleri aktarıp; kültür, değerler, gelenekler falan dedikçe kös dinlediniz. Şimdi sizi de yutmaya başlayan ve sonunda yok edecek olan yeni toplum hepinize hayırlı olsun. Zülfü Livaneli Vatan 21 şubat 2009 köşe yazısı |
|
Yanıt Yaz |
Forum Atla | Forum İzinleri Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |