Tiyatro yaşamın aynasıdır... Ana Sayfa
Forum Anasayfası Forum Anasayfası >4- SİZE ÖZEL >R.Sinan AKBAŞAK Yazıları
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Kilitli ForumDinlemenin büyüsü

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
Mesaj
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
terapist Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge

Kayıt Tarihi: 01.Ocak.2007
Aktif Durum: Aktif Değil
Gönderilenler: 1803
  Alıntı terapist Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Dinlemenin büyüsü
    Gönderim Zamanı: 02.Eylül.2009 Saat 18:59



Dinlemeyi Bilebilmek

 

Konuşma karşılıklı yapılan bir eylemdir.Başka bir deyişle  konuşma eyleminde bir konuşan bir de dinleyen kavramı vardır.Genellikle konuşan daha etkin konumda gibi gözükür,ancak konuşmacı uygun yada ilgili dinleyici bulamadığında  konuşma  eylemi taraflarından birini kaybederek eylem olmaktan çıkar.

          

Yıllar evvel konuşma eğitimi derslerimize giren hocam Toron Karacaoğlu ilk konuşmasına  “ iyi dinleme olmadıkça iyi konuşmaya olanak yoktur” sözleriyle başlamış ve daha bu ilk sözleriyle beni müthiş etkilemişti..Derslerimizin neredeyse tamamında Toron hocam konuştu bizler dinledik, dinledikçe ustaya ulaşmanın yolunun önce dinlemek ve ayrıcada onu çok iyi gözlemlemek olduğunu anlamıştık çünkü,kelimelerdeki ustalığının yanında gözlerini ellerini ve tüm bedensel devinimlerini de malzeme olarak kullanıp  dinleyeni etkisi altına alıp tüm aktardıklarının kaydedilmesini sağlayan bir sistem oluşturmuştu.

           

Yapılan incelemeler sonucunda insanların pek çoğunun daha az konuşma daha çok dinleme durumunda bulunduğunu ortaya çıkmıştır.Eğitim ve öğretim süresince geçen yıllar bu gerçeği  yeterince belirtir. Eğitim ve öğretimin başlıca iki yolu okumak ve dinlemek ise de pek çoğumuz okumayı da dinlemeyi de hiçbir zaman gereği kadar öğrenmediğimiz bir gerçektir.Sınavlardaki başarısızlıklarımız okumada ve dinlemedeki yetersizliklerimizin acı yansımalarıdır.Okuma becerilerinin geliştirilmesi konunun uzmanlarınca ve  dinleme becerisi kazandırmayı da kapsayan kurslarla verilmelidir.Hocamı saygıyla anarken bir kez daha  söylemek istiyorum:iyi dinleme olmadıkça iyi konuşmaya olanak yoktur.Bu nedenle iyi dinlemeyi öğrenmek hepimizi çok yakından ilgilendirmektedir.

 

Hayatımızdan örneklerle sürdürelim sohbetimizi..Konuşuyoruz.., anlatıyoruz.. kelimemiz yetmediğinden , konuya çok vakıf yada hakim olamadığımızdan.. “şimdi ben şunu demek istiyorum “ , ”sen beni yanlış anladın” türünden bir açıklamayla aslında kendi dilimizi yine kendi dilimize tercüme etmeye çalışıyoruz. İnanın yetmiyor , örnek veriyoruz hatta bir de fıkra anlatıyoruz. Oldu mu..? hayır… sesimizi yükseltiyoruz.. veya ..’sen de bir şey anlamıyorsun ‘diyerek  sertleşiyoruz..Şu meşhur sözü yineleyelim .Siz ne  kadar anlatırsanız anlatın karşınızdakinin anlama becerisiyle sınırlısınız..Ama konuşmacı dinleyenlerin sınırını kavrayıp , ilgiyi yakalayınca anlama sınırını biraz yukarı doğru çekmelidir.Her iyi dinleme dağarcığa yollanmış bilgi , görgü parçacıklarıdır. Her minik yukarı çekiş bir ilerlemedir. Kolay anlaşılsın diye basite indirmek., düşündürmeden güldüren sinema , tiyatro eseri sunmak topluma saygısızlık , haksızlık ve hatta ihanettir. Her sunucu konusu ne olursa olsun iyi şey sunmakla yükümlüdür.

             

İletişim her zaman konuşanla dinleyen arasında bilgi beceri tutum ve davranış yönünden bir etkileşimi gerektirir . Tüm iyi niyetli çabaya rağmen konuşanla dinleyenden birinde bir eksiklik bir yetersizlik gözükürse etkileşim sağlanamaz .Böyle bir durum yaşandığında  dostluklar zayıflar,sevdalar tükenir, öğrenme ,öğretme kavramları kaybolur,gözlerdeki pırıltı ,yaşamdaki keyif,tendeki can yok olur. Kavgalar çıkar savaşlara dönüşür,şiir yazan şarkı söyleyen,resim yapan.. ya silah yapan olur ...ya da silahın yok ettiklerinden....    neden ? anlatamadığımızdan  yada anlayamadığımızdan. Aslında bu konuda hiç  bir ön yargı taşıdığımızı düşünmüyorum.Yani elimizden gelen her şeyi yapıyoruz anlaşılmak yada anlatmak uğruna da neden sonuç pek parlak değil.belki de kendi kendimizle bile yeteri kadar konuşmayıp kendimizi  bile   yeteri kadar dinlemeyip ,dinlermiş gibi yapmayı daha çok sevdiğimizdendir  kim bilir ..

 

Bir de birbirimizin gözlerine çok bakmadığımızın farkında mısınız..Halbuki göz teması iletişimin en önemli ve başlangıç unsurudur.Yazın misafirim olan Polonya asıllı İngiliz dostum Cesary hiç dil bilmeyen dostlarıma.: ‘bana bakarak konuş.. seni anlamam için bana şans ver ‘ diyerek pek çok kavramı duygu yoluyla anlamış ve anlatmıştı..Anlatmak istediğim beden dilinden ziyade bakışın gücüdür.

              

Tiyatro eğitiminin temel taşlarından bir bölüm de konuşabilme ve dinleme  eğitimidir.Beykoz vakfı tiyatro bölümü öğrencileri her sınıfta bu eğitimi sürekli olarak alırlar.Ve neticede konuşabilen, konuştuğunu anlatabilen , dinleyebilen , dinlerken dinlediğini , ilgilendiğini , anladığını yada anlamadığını belirtebilen,konuşanın görsel ve işitsel dilini  dikkatle izleyen uyanık ve zeki bir dinleyici , değerlendiren ama yönlendirilmeyen , kısacası öğrenen ama hiçbir art niyete köle olmayacak kadar çok bilgisini kullanabilen sağlıklı bireyler olmaktadırlar.

              

Sevgili dostlar hepinizin bildiği bir gerçeği tekrarlayarak sözlerimi bitireyim.Lütfen unutmayınız ”İşitmek dinlemek değildir” Kulağımızla işitiyor olabiliriz ama gerçekte zihnimizle  hatta  gönlümüzle dinleyelim..

               

Dinleyen , dinlenen dost olmanız, dostlarınız olması dileklerimle.

                                                                                                     

 

                                                                                          

TÜM YAZILARIM ; BANA EMEK HARCAYAN HOCALARIMIN İZLERİNİ TAŞIR..TEK TEK SAYMAYA KALKSAM KAZARA ATLADIĞIM BİR ‘’USTA’’ MA HAKSIZLIK OLUR. ANCAK ASLA ALDIKLARIMI ZİYAN ETMEDİM ..YOĞRULDUM GELİŞTİM YOĞURMAYA ÇALIŞTIM.. ÇALIŞIYORUM … YAŞAYANLARA SAYGILAR KAYBETTİKLERİME RAHMET OLSUN

                                   

                                                                                                                                                                     

R.Sinan AKBAŞAK

sinan@tiyatroterapi.com gazetebeykoz.com


Düzenleyen terapist - 02.Eylül.2009 Saat 20:08
Yukarı Dön
artrealy Açılır Kutu Gör
Yeni Üye
Yeni Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 21.Eylül.2008
Aktif Durum: Aktif Değil
Gönderilenler: 2
  Alıntı artrealy Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 02.Eylül.2009 Saat 23:00
Tekrar merhaba Sinan hocamın yazılarını dört gözle bekler oldum.okumayı seven biri olarak değil yazılar kendisini okutturduğu için.Tamamen söylenilenlerede katılıyorum.Konuşmak sanatsa dinlemek dinleyebilmek de sanattır.Anlayan arif gerek diyen atalarımız anlatan da arif olmalı ki tarif gerekmesin demek istediklerine eminim.Her söylediğinize katılıyorum.Anlatmak konusunda en çok eğlendiğim şekil ise dil bilmeyen birisinin kendi dilinde birşeyler anlatmaya çalışırken sesini yükseltmesidir.Anlamayla kulak özürü karışıyor herhalde..ancak anlamamakla beyin özürü arasında ilişki olabilir tabii anlatan gerçekten art niyetsiz bir şekilde anlatma görevini yapıyorsa..o halde 'usta' gibi bitirelim sözü arife tarif gerekmesin ammaa anlatan işin bilsin.sevgi ve saygıyla
gazetebeykoz'a yazarın ileti adresini koymanız şık olmuş teşekkürler.Zaten herşeyiniz şık her davranışınız zarif

Bu yazımı önce gazetebeykoza yazdım oradan kopyaladım. soyadıma da  fazladan
 bir 'a ' eklemişim.

hayatı iyi insanlar sırtlar
Yukarı Dön
Misafir Açılır Kutu Gör
Misafir
Misafir
  Alıntı Misafir Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 05.Eylül.2009 Saat 09:21
Ben ilk olarak Dinlemenin büyüsünü Katıldığım İlk dersinizde algılamaya başladım Hocam. Sizin de bize ilk söylediğiniz şey,  " iyi dinleme olmadıkça iyi konuşmaya olanak yoktur " sözünüz olmuştu. Bu sözünde sizin Hocalarınızdan biri olan Toron Hoca zamanında sizlere söylediğini aktarmıştınız bize. Konuşan kişinin konuşması bitene kadar dinlemeyi, can kulağıyla dinleyip, anlatmak istediğinin tam olarak ne olduğunu bildikten sonra cevap veya görüşlerimizi sunmak, hem bizim için hem de karşımızdaki insan için Sevgi ve Saygı işaretidir bence. Zaten bizi Hayvanlardan farklı kılanda, Konuşarak anlaşmamız değil mi?
Elinize, Yüreğinize Sağlık Hocam.Clap
Yukarı Dön
smt-gnr Açılır Kutu Gör
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 23.Ocak.2009
Konum: öğrenci
Aktif Durum: Aktif Değil
Gönderilenler: 143
  Alıntı smt-gnr Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Gönderim Zamanı: 17.Ağustos.2010 Saat 14:36
 
   Dİnlerken işitmekle yetinmemek... öğrenmeyi öğrenmenin püf noktası :d  siz sadece bizlere dinlemeyi değil öğrenmeyi öğrettiniz hocam :D teşekkürler
    @@@@ baleva @@@@
        +smt-gnr+
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50 [Free Express Edition]
Copyright ©2001-2008 Web Wiz

Bu Sayfa 0,133 Saniyede Yüklendi.