Suda zehir

   Suda zehire geçit yok!

 Yrd. Doç. Dr. Şahiner nanopartiküllerle yeraltı ve yerüstü sularındaki zararlı toksik metalleri temizlemeyi başardı

AA - ÇANAKKALE - Sulardan toksik metalleri temizleyebiliyor, altın aramalarından artakalan zehirli siyanürü sudan uzaklaştırıyor, altının siyanürle değil de çevreci ve daha hızlı bir şekilde toplanmasını sağlıyor. Sayılan marifetlerin sahibi çok küçük boyutta, istenilen şekilde ve yapıda hazırlanabilen, biyouyumlu partiküller (parçacıklar). 
Kanser tedavisi dahil olmak üzere insan sağlığıyla ilgili birçok alanda kullanılabilecek olan partiküller, şu anda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Kimya Bölümü öğretim üyesi olan Yrd. Doç. Dr. Nurettin Şahiner'in, ABD'nin Tulane Üniversitesi'nde yaptığı çalışmalar sırasında üretildi. 
Şahiner, lisans ve lisansüstü eğitimini Hacettepe Üniversitesi'nde tamamladıktan sonra hidrojel, mikrojel ve nanojellerin biyo ve nanoteknolojide kullanılması konusunda doktorasını Tulane Üniversitesi Kimya ve Biyomolekül Mühendisliği Bölümü'nde yapmış. 
'Uluslararası patent aldık' 

Doktora sonrası çalışmaları sırasında Tulane Üniversitesi'nden Dr. Diane Blake'le yeraltı ve yerüstü sularındaki zararlı toksik metalleri temizlemek amacıyla bir çalışma yaptıklarını anlatan Şahiner buluşunu, "Çalışmamızın sonucunda 'nanopartikül' dediğimiz, gözle görülemeyen boyutta ürettiğimiz parçacıklarla sudaki ve çözelti halindeki topraktaki uranyumu temizleyerek bu çalışmanın uluslararası geçerliliği olan patent belgesini aldık" diye anlatıyor. 
Şahiner sulardan arsenik, siyanür, krom ve diğer kimyasalları arındırarak, insan sağlığını ve canlı organizmaları tehdit eden unsurları yok etmek amacıyla ABD'de yürüttüğü çalışmalara artık ÇOMÜ Kimya Bölümü'nde, Prof. Dr. Yakup Baran ve bir grup çalışma arkadaşıyla devam etme kararı almış. 
Ürettiği partiküllerin en ilgi çekici yönüyse, siyanürlü altın aramaya bir alternatif yöntem olarak ortaya çıkması: "Çanakkale'de çok tartışılan, siyanürle altın arama sonucu ortaya çıkan sorunlarla ilgili iki alternatif üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmanın birincisi, şu anda kullanılan teknolojinin yan ürünü olan zehirli siyanürü sulu ortamlardan uzaklaştırmak. İkinci olarak altını siyanürle birlikte değil de bizim sentezleyeceğimiz ve daha da geliştirdiğimiz akıllı ve çevre dostu, gözle görülemeyen boyutlardaki parçacıklarla hızlı ve daha ekonomik bir şekilde toplayabiliriz, yani temizleyebiliriz." 
Yeterli destek ve ortam sağlanınca pilot çalışmalarla projenin uygulanabilirliğinin araştırılacağını belirten Şahiner, "Kullanılan partiküller suyu çok seven doğal yapıları ve çok küçük boyutları nedeniyle işlevlerini çok çabuk yapıyor. Bu gözle görülemeyen partiküllerin kendileri çok küçük ama işlevleri çok büyüktür" diye anlatıyor. 
TÜBİTAK'tan proje desteği 

Söz konusu partiküller defalarca kullanılabilmesiyle de gayet ekonomik. Şahiner, nanohidrojellerden oluşan yumuşak polimerik partiküllerin, çevrelerindeki değişiklikleri hızla sezinleyerek, saniyenin onda biri kadar sürede kirlilik ve zehiri ortamdan uzaklaştırabildiklerini söylüyor. Nanopartiküllerle sudaki insan sağlığı için tehdit oluşturan zehirli maddelerin temizlenmesiyle ilgili TÜBİTAK'tan proje desteği alan Şahiner, bundan sonraki çalışmalarını ÇOMÜ'de yürütecek.

Yazar	Mesaj Konu Arama Konu Seçenekleri Yanıt Yaz Yeni Konu Oluştur Konuyu Yazdır
terapist Üye Profili Üyenin Mesajlarını Bul Yönetici Kayıt Tarihi: 01.Ocak.2007 Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 1803	Alıntı Cevapla Konu: Suda zehir Gönderim Zamanı: 03.Nisan.2009 Saat 14:01
	Suda zehire geçit yok! Yrd. Doç. Dr. Şahiner nanopartiküllerle yeraltı ve yerüstü sularındaki zararlı toksik metalleri temizlemeyi başardı AA - ÇANAKKALE - Sulardan toksik metalleri temizleyebiliyor, altın aramalarından artakalan zehirli siyanürü sudan uzaklaştırıyor, altının siyanürle değil de çevreci ve daha hızlı bir şekilde toplanmasını sağlıyor. Sayılan marifetlerin sahibi çok küçük boyutta, istenilen şekilde ve yapıda hazırlanabilen, biyouyumlu partiküller (parçacıklar). Kanser tedavisi dahil olmak üzere insan sağlığıyla ilgili birçok alanda kullanılabilecek olan partiküller, şu anda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Kimya Bölümü öğretim üyesi olan Yrd. Doç. Dr. Nurettin Şahiner'in, ABD'nin Tulane Üniversitesi'nde yaptığı çalışmalar sırasında üretildi. Şahiner, lisans ve lisansüstü eğitimini Hacettepe Üniversitesi'nde tamamladıktan sonra hidrojel, mikrojel ve nanojellerin biyo ve nanoteknolojide kullanılması konusunda doktorasını Tulane Üniversitesi Kimya ve Biyomolekül Mühendisliği Bölümü'nde yapmış. 'Uluslararası patent aldık' Doktora sonrası çalışmaları sırasında Tulane Üniversitesi'nden Dr. Diane Blake'le yeraltı ve yerüstü sularındaki zararlı toksik metalleri temizlemek amacıyla bir çalışma yaptıklarını anlatan Şahiner buluşunu, "Çalışmamızın sonucunda 'nanopartikül' dediğimiz, gözle görülemeyen boyutta ürettiğimiz parçacıklarla sudaki ve çözelti halindeki topraktaki uranyumu temizleyerek bu çalışmanın uluslararası geçerliliği olan patent belgesini aldık" diye anlatıyor. Şahiner sulardan arsenik, siyanür, krom ve diğer kimyasalları arındırarak, insan sağlığını ve canlı organizmaları tehdit eden unsurları yok etmek amacıyla ABD'de yürüttüğü çalışmalara artık ÇOMÜ Kimya Bölümü'nde, Prof. Dr. Yakup Baran ve bir grup çalışma arkadaşıyla devam etme kararı almış. Ürettiği partiküllerin en ilgi çekici yönüyse, siyanürlü altın aramaya bir alternatif yöntem olarak ortaya çıkması: "Çanakkale'de çok tartışılan, siyanürle altın arama sonucu ortaya çıkan sorunlarla ilgili iki alternatif üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmanın birincisi, şu anda kullanılan teknolojinin yan ürünü olan zehirli siyanürü sulu ortamlardan uzaklaştırmak. İkinci olarak altını siyanürle birlikte değil de bizim sentezleyeceğimiz ve daha da geliştirdiğimiz akıllı ve çevre dostu, gözle görülemeyen boyutlardaki parçacıklarla hızlı ve daha ekonomik bir şekilde toplayabiliriz, yani temizleyebiliriz." Yeterli destek ve ortam sağlanınca pilot çalışmalarla projenin uygulanabilirliğinin araştırılacağını belirten Şahiner, "Kullanılan partiküller suyu çok seven doğal yapıları ve çok küçük boyutları nedeniyle işlevlerini çok çabuk yapıyor. Bu gözle görülemeyen partiküllerin kendileri çok küçük ama işlevleri çok büyüktür" diye anlatıyor. TÜBİTAK'tan proje desteği Söz konusu partiküller defalarca kullanılabilmesiyle de gayet ekonomik. Şahiner, nanohidrojellerden oluşan yumuşak polimerik partiküllerin, çevrelerindeki değişiklikleri hızla sezinleyerek, saniyenin onda biri kadar sürede kirlilik ve zehiri ortamdan uzaklaştırabildiklerini söylüyor. Nanopartiküllerle sudaki insan sağlığı için tehdit oluşturan zehirli maddelerin temizlenmesiyle ilgili TÜBİTAK'tan proje desteği alan Şahiner, bundan sonraki çalışmalarını ÇOMÜ'de yürütecek.